Pages

7 Aralık 2010 Salı

Surinamlı Hollandalılar ve Devşirme Futbol

Futbolun evrenselleştiği yılların kapımızı çalmaktan çok öteye geçtiği bu dönemde konuşulan devşirme ulusal takım oyuncusu olgusu artık bazı ülkeler ve ekoller için fazlasıyla doğal bir süreç. Örneğin Almanya'nın futbolda sahip olduğu Polonya ve Türkiye kökenli milli oyuncular yanlarına Afrika kıtasından üyeleri de katınca güney afrikadaki dünya kupasının 23 kişilik kadrsounda 10'dan fazla bir sayıya ulaşmış oldular. Basketbolda ise örneğin avrupa şampiyonluğunu sürpriz şekilde kazanan Rusya'da siyahi bir amerikalı oyun kurucu J.R Holden'ın varlığı ilk başlarda Rusya'da kabul görmekten fazlasıyla uzaktı. Konumuza gelecek olursak hepsini yakından tanıdığımız Surinam doğumlu Hollandalı futbol yıldızlarına birlikte göz atacağız.Bir orta saha olsun ki içinde Rijkaard, Gullit, Seedorf ve Davids istenmesin. Evet dört isim de ilk akla gelen Surinamlılar. Gerek savunma yetileri gerekse son günlerin moda tabiri ile oyunu her iki yönüyle oynayabiliyor olmaları hepsini gelmiş geçmiş en iyi futbolcular arasına çoktan sokmuş durumda. Seedorf halen futbol hayatını sürdürmekte iken Davids'de yeniden futbola dönme kararı ile bizleri fazlasıyla sevindirdi. Ülkemizden geçen ve çoğu kişi tarafından eleştri oklarına maruz kalan Rijkaard ise bence kaybettiğimiz değerler listesine en üst sıralardan giriş yaptı. Los Angeles Galaxy'den ayrıldığından beri iki yıldır Gullit'de ülkesi federasyonu için çalışmaktan başka birşey yapmış değil.
Hücum hattına gelirsek hayali Surinam milli takımında Kluivert, Hasselbaink ve van Hooijdonk'a sahip bir forvet hattı çok can yakacak gibi gözüküyor, hele ki bu orta sahanın desteği ile. Feyenoord sonrası emeklilik devrinde bile Fenerbahçe ile neler yapabileceğini gördüğümüz bir van Hooijdonk, Barcelona döneminden bebek yüzlü Kluivert ve Chelsea'da Zola ile Dessaily'nin taşıdığı takımın gol yükünü çeken Hasselbaink gerçekten de dönemlerinde iz bırakarak futboldan koptular. Savunma hattında ise daha ziyade hücuma yakın olan ve halen faal olan oyuncular geliyor aklıma. Drenthe ve Emanuellson. Melchiot, Reiziger de cabası. Nigel de Jong ve Engeleaar da yukarıdaki efsane orta sahaya yedek olsalar da oldukça kaliteli isimler. Hücum hattı için bir faal oyuncu da Liverpool'da istediği şansı bir türlü bulamayan Ryan Babel. Ten Cate'yi de unutmak olmaz hayali Surinam milli takımında elbette.
Hollanda ve Almanya gibi futbol tarihinde baş köşede yer alan ekollerde durum böyle iken, ülkemizde yaşanan tartışmalar bazen gerçekten de fazlasıyla can sıkıcı olabiliyorlar. Açıkçası çok fazla fayda sağladığına inanıyor olsam da Aurelio, Vederson ve Nobre gibi belli bir yaş üzeri oyunculara karşı soğuk bakmaktayım. Ancak şu aralar herkesin dilinde olan Emenike gibi kültürümüze erken yaşlarda adapte olabilme imkanı bulunan genç ve potansiyelli bir kaç oyuncunun pozitif etki yapacağı aşikar. Tüm bunların yanında dünyanın konuştuğu Mesut Özil gibi gurbetçilerimizi iyi bir şekilde tarayamamış olmamız da kurumsallaşmadaki eksikliklerimizin sebebidir diye düşünüyorum. Oyuncu devşirme için Hollanda-Surinam iş birliğinden yola çıkmış olsak da bizim de dikkaten almamız gereken bir konu bu. Üstelik Almanya gibi kadronun yarısı da değil bize gereken.

Hiç yorum yok: